Microsoft, teknoloji dünyasında önemli bir adım attı. Şirket, her türlü cihazda çalışabilecek bir sanal web tarayıcısı için patent başvurusunda bulundu. Peki, bu ne anlama geliyor? Sanal bir tarayıcı, bir sanal makine içerisinde çalışan bir web tarayıcısını ifade eder. Bu, tarayıcının ana işletim sisteminden ve diğer uygulamalardan ayrı bir ortamda çalıştığı anlamına gelir. Böylece, daha güvenli ve izole bir alanda internet gezintisi yapılabilecek.
Bu teknolojiyle eski bir bilgisayarınız olsa bile veya sınırlı donanıma sahip bir akıllı saatiniz olsa bile internete sorunsuz bir şekilde göz atabilirsiniz. Microsoft’un bu yenilikçi fikri şöyle işliyor:
Microsoft’un yeni hamlesi internet tarayıcı pazarında devrim yarabilir
Bir proxy sunucuda bulunan sanal tarayıcı, tüm zor işleri üstleniyor. Bu tarayıcı web sayfalarını alır, bunları hazırlar ve tüm cihazlar için kodlar. Cihazlar sadece bu web sayfalarını çözümleyip göstermekle yükümlü. Kendi tarayıcılarına veya kullanıcı girişlerini işlemeye yetenekli olmalarına gerek yok. Ayrıca, bu sistem sınırlı kullanıcı girişine sahip cihazlar için bir dokunmatik denetleyiciye de sahip.
Fakat Microsoft’un bu alanda bir patent alması, yakında çoklu cihazlı bir sanal web tarayıcısı göreceğimiz anlamına gelmiyor. Teknoloji şirketleri her yıl binlerce patente başvuruda bulunuyor. Ancak bunların sadece birkaçı gerçekte hayata geçiriliyor.
Bu gelişme, teknolojinin nereye gittiğine dair bir fikir edinmemizi sağlıyor. Özellikle bulut teknolojisinin hızla ilerlemesiyle, birçok işlemi sanal ortamda gerçekleştirmenin mümkün olacağını görmekteyiz. Örneğin, Nvidia GeForce Now gibi servisler, donanımsız oyun oynama imkanı sunuyor. Microsoft’un bu adımı, sadece oyun oynamanın ötesinde, hemen hemen her şeyi sanal bir ortamda yapabileceğimizin bir göstergesi.